TÜRK KAHVESİ HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER

Türk Kahvesinin Tarihi

Tarihi kaynaklara göre Türk Kahvesini ilk keşfeden kişi 10. Yüzyılda yaşayan Arap Doktoru Rhazes’tir. Ancak kullanımı M.S. 575 yıllarına dayanır. İlk olarak Arap Yarımadasında kahve meyvelerinin kaynatılmasıyla kullanılmıştır. Daha sonra bu hazırlama metotu giderek yaygınlaşmıştır.

Başka tarihi kaynaklara göre ise Türk Kahvesi, kahvenin anavatanı olan Güneybatı Etiyopya ülkesinin Kaffa şehrinden çıkmıştır. Bazı rivayetlere göre ise Arapçada şarap anlamına gelen Kahva kelimesi zamanla kahve kelimesine dönüşmüştür.

Türkler Kahve ile Ne Zaman Tanıştı?

Bazı kaynaklara göre kahve ilk olarak Yemen tarafından Mekke ve Medine şehirlerine gelmiş, oradan da 15. Yüzyılın sonlarına doğru seyyahlar vasıtasıyla İran ve Mısıra gelmiştir. Bu iki ülkeden de Türkiye topraklarında yayılmıştır. Türkiye’ye ilk kahveyi getiren kişinin Suriyeli iki girişimci olduğu söylenir. Bu iki girişimci ilk olarak 1554 yılında İstanbul’a gelmiş ve Türklere kahveyi tanıtmıştır.

Bir başka rivayete göre ise Yavuz Sultan Selim zamanında Yemen Valisi Özdemir Paşa, Yemende tanıştığı kahveyi İstanbul’a getirmiş ve kahve kısa sürede sarayın gözde içeceği haline gelmiştir. Sarayda ilgi gören kahve kısa sürede Osmanlı ahalisinin de beğenisini kazanmış ve giderek yayılmıştır.

Türk Kahvesi Hakkında İlginç Bilgiler

İlginç bir rivayete göre Kahveyi bulan ilk kişi Yemenli bir çobandır. 13. Yüzyılda yaşamış olan bu çoban keçilerini otlatmaya götürürmüş. Yorgun ve uyuşuk olan keçilerin bir süre sonra yerlerinde duramadığını görmüş. Sebebini merak ederek keçilerini tüm gün gözlemlemiş ve rengi kırmızı bir meyveden yediklerini ve bu meyveyi yedikten sonra keçilerin yerlerinde duramadıklarını fark etmiş. Çoban bu bilgiyi etrafındaki her yere yaymış ve böylece kahve keşfedilmiş.

Bir başka Türk kahvesi hikayesi Etiyopya’daki kölelerin aslında kahveyi bulduğu ile ilgilidir. Köle ticareti yapılan yol üzerinde yolculuk eden köleler, yol kenarında bulunan ve meyvesi kırmızı olan bir ağacın meyvelerini çiğneyerek tükürürlermiş. Köleler yeniden enerji kazanarak, yolculuklarına bu sayede devam ederlermiş. Bunu fark eden bazı tüccarlar, ağacın meyvesini ve çekirdeklerini toplayarak satmaya başlamışlar. Böylece kahve tüm dünyaya yayılmış.

İlk kahve hane Osmanlı zamanında ortaya çıkmış. İlk zamanlar ortaya çıktığında insanlar burada Türk kahvesi içer, sohbet eder ve kitap okurlarmış.

Avrupalılar kahveyi ilk Türkler sayesinde tanımışlardır. Kahveyi de tıpkı Türkler gibi hazırlayıp tüketirlermiş.

Türk kahvesinin tarihi dışında, Türk kahvesi ile ilgili çok ilginç bilgiler de var.

Dilimizdeki “kahvaltı” kelimesi aslında “kahve altı” anlamına geliyormuş. Çünkü bir dönem Türkler kahvaltıdan önce kahve içerlermiş.

Dünyada falı bakılan tek kahve türü Türk kahvesidir.

Türk kahvesi geleneği olarak kahve neden su ile ikram edilir biliyor musunuz? Kültürümüzde misafir ağırlamak önemli bir yere sahiptir. Gelen misafire ilk kahve ikram edilirmiş. Yanında ise su getirirlermiş. Eğer misafir suyu kahveden önce içerse aç demekmiş. Ama bir rivayete göre ise kahvenin suyla ikram edilmesinin asıl nedeni, kahvenin lezzetini tam olarak alabilmekmiş. Kahveden önce içilen su, kahvenin tam olarak ağızda dağılmasını sağlıyormuş. Yani bugün olduğu gibi suyun kahveden sonra değil, kahveden önce içilmesi gerekir.

Telvesi dibine çöken tek kahve türü Türk kahvesidir. Telvesi içilmediği için ise oldukça sağlıklıdır.

Dünyanın en eski kahve pişirme yöntemine sahiptir. Köpüğü üzerinde kaldığı içinde uzun süre sıcaklığını korur.

Yakın zamanda yapılan araştırmalar, Türk kahvesinin sağlığa birçok faydasının olduğunu ortaya koydu. Kan basıncını dengelemesinin yanı sıra kalp hastalıklarını önlediği anlaşıldı. Ayrıca Türk Kahvesi sindirim sistemini düzenleyici ve sindirim sisteminin çalışmasına yardımcı bir etkiye sahiptir.

Türk kahvesinin cilde sürüldüğünde cildi yumuşattığını ve parlaklığını artırdığını biliyor muydunuz?